11 Yıldır İşletmelerin
KÜRESELLEŞEREK
Büyümesine Destek Oluyoruz!
Günümüzde hemen her gün, yeni bir gelişimin ve yenileşmenin duyurusuna ulaşılmaktadır. Küreselleşmenin hızı bireysel olarak hepimizi etkilediği gibi işletmeleri ve üretici firmaları da yakından ilgilendirmektedir. Küresel rekabet içerisinde var olabilmek adına her üretici, kendisini ve ürünlerini geliştirmek, artan teknolojik hıza ayak uydurmak zorundadır. Dünyadaki teknik bilgi düzeyinin sürekli arttığı ve bunların da üretken makine ve teçhizatlarla aktarıldığı kabul edilecek olursa, az gelişmiş ülkelerin önlerindeki ülkeleri yakalama veya en azından takip etme şansları ancak bu gibi yatırımlar yoluyla öncü teknolojilere sahip olmaları ile mümkündür. Bu kapsamda araştırma geliştirme…
uygulama ve geliştirme çalışmaları. Üretici bir firma için oldukça kritik faaliyetlerden biridir. Bu yaratıcı çalışmalar sonucunda, firmalar ürünlerinin tercih edilebilirliğini artırırken ülkelerine de katma değer sağlanmasında yardımcı olmaktadır. Bu kapsamda KOSGEB ve TÜBİTAK tarafından sağlanan AR-GE devlet destekleri ön plana çıkmakta olup üretici firmalarımıza yeni fikirlerini hayata geçirmek için gerekli olan maddi fırsatlar sunulmaktadır. KOSGEB tarafından sağlanan AR-GE destekleri kapsamında araştırma-geliştirme (AR-GE) ve inovasyon projeleri aracılığıyla bilim ve teknolojiye dayalı yeni fikir ve inovasyonlara sahip küçük ve orta büyüklükte işletmeler ile girişimcilerin; yeni bir ürün, yeni bir süreç ve/veya yeni bir hizmet üretmelerinin veya iyileştirmelerinin hayata geçirilmesine katkı sağlanması amaçlanmaktadır. TÜBİTAK tarafından sağlanan programlar kapsamında ise; firmaların uluslararası kapsamdaki ticari rekabet güçlerinin ve dış ticaret hacimlerinin artırılması, ülkemizde üretimi gerçekleştirilemeyen teknolojilerde yerlileşme sağlanması, yüksek potansiyele sahip ürünlerin daha fazla üretilmesi ve geliştirilmesine katkı sağlanması, KOBİ’lerimize ortaklı AR-GE ve yenilik projeleri ortaya koyabilme yeterliliğinin kazandırılması, proje esaslı araştırma-teknoloji geliştirme ve yenilikçilik faaliyetlerinin desteklenmesi, üniversite iş birliği ile AR-GE ve yenilik projeleri yapabilme yetkinliğinin sağlanması amaçlanmaktadır. AR-GE niteliğine sahip bir ürününüz varsa, var olan bir ürünü daha az maliyetle elde edebileceğinize inanıyor ve gerçekleştirme potansiyeliniz olduğunu düşünüyor; AR-GE projelerinizin niteliğine ve ülke ekonomisine katkısının yüksek olacağına güveniyorsanız siz de AR-GE desteklerinden faydalanabilir; gider kalemlerinize ilişkin maddi yükünüzü hafifletebilirsiniz.
İşte Prowin Consulting olarak İhracat Danışmanlığı Hizmetimiz kapsamında firmalarımıza katma değer kattığımız noktaların ilki burada ortaya çıkıyor. Doğru pazar analizi için ilk hedefimiz ürünlerin ithalat ve ihracatlarına değerlerini gösteren matematiksel veriler olacaktır. En çok hangi ülke ithalat yapmış? En çok ithalat yapan ülkenin en çok ihracat gerçekleştirdiği diğer bir deyişle uluslararası ticaretinin en yoğun olduğu ülke hangisidir sorusunu analiz etmek faydalıdır. Hedef potansiyeli olan pazarın uluslararası ticaretteki potansiyelinin keşfi için bilinmesi gereken coğrafi, demografik, psikolojik faktörler ile yine hedef pazardaki müşterilerin tutumu da İhracat Danışmanlığı süreçlerinin vazgeçilmez bir analiz unsurudur.
Hedef müşterilerimiz distribütörler, bayiler, benzer alanda faaliyet gösteren partner şirketler hatta son kullanıcılar bile olabilir. Potansiyel müşterilerimizin hedef pazardaki seçimi yukarıda bahsi geçen faktörler göz önüne alındıktan sonra anlam kazanacaklardır. Hedef pazarımızı matematiksel veriler ve pazarlamanın önemli kriterlerine göre belirlediğimizi düşünelim. Uluslararası ticaret yapacağımız diğer bir deyişle ürünümüzü satarak ihracat gerçekleştireceğimiz bu pazardaki potansiyel müşterilerimizi de netleştirmiş olalım. Belirlediğimiz strateji ve çizdiğimiz hedefler doğrultusunda potansiyel müşterilerimizin de listeleri belirlendikten sonra geriye son bir adım kalacaktır. O da markamızın uluslararası ticaret yapacağımız hedef pazardaki konumlandırması. Burada ürünümüzü iyi tanımamız, onun maliyet ve kalite çizgisini net şekilde çizmiş olmamız gerekecektir. Üst segment pahalı ancak yüksek kaliteli bir ürünle mi ihracat yapmak istiyoruz? Yoksa Çin gibi hedef pazarı düşük fiyatlarla domine eden ülkelerin ihracatına yönelik strateji geliştirerek fiyat olarak daha düşük bir ürünle mi ihracat yolculuğumuza devam edeceğiz? Tüm bu soruların cevabını vermek tüm firmalara uluslararası ticaret faaliyetlerinde başarı getirecektir. Sadece bu soruların değil ihracat faaliyetlerinizde karşınıza çıkabilecek bütün soruların cevapları için Prowin Consulting İhracat Danışmanlığı hizmetimizle yanınızdayız.
Dijitalleşme, günümüz dünyasında hemen her alanda hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Teknolojinin sağladığı avantajlar her gün öngörülemez bir şekilde değişim ve gelişime uğramaktadır. Özellikle ticari anlamda dijitalleşme, endüstri 4.0 gibi gelişmeler küresel ticaretin sınırlarını ortadan kaldırmak için eşsiz olanaklar sunmaktadır. Dijital çağın gelişimiyle birlikte işletmelerde dönüşüm faaliyetlerinin hızla gerçekleştirilmesi ve rekabet gücünün sürdürülebilir kılınması için çağın trendlerinin takip edilmesi gerekmektedir. İletişim ve kültür seviyesini etkilediği kadar işletmelerin faaliyet alanlarını genişletmesine de katkılar sağlayan dijitalleşme, müşteri kitlesinin genişletilmesinin…
yanı sıra ülkeler arası sınırları tek bir tıka indirerek ortadan kaldırmaktadır. Bu sayede dış ticaret hacminin genişletilmesi ihracata yönelik doğru adımların atılması kazanımları elde edilebilecektir. İşletme faaliyetlerinin elektronik ve internet ortamında yürütülmesiyle hem firma içi verimlilik hem de müşterileri kitlesine karşı bir adım öndelik kazanılmaktadır. Yaratıcılık ve yenilikçilik ruhuyla birleşen dijital dönüşüm, uzun vadede firmalara kazanç olarak geri dönecek ve içerisinde bulundukları sektöre tutunmaları konusunda ayrıcalık sağlayacaktır. “Dijital Dönüşüm Nedir?” sorusunun cevabını aradığımızda, karşımıza birçok farklı gösterge çıkmaktadır. Sosyal, mobil, medya, dokümantasyon, arşiv çalışması vb. hemen her faaliyetin artık sanal ortamda gerçekleştirilmeye başlanmasıyla, dijital dönüşüme bir adım daha yaklaşılmaktadır. Geleneksel iş gücünden bilgi teknolojisine geçiş tamamlanarak artık dijital dünyanın içerisine girilmiş demektir. Satışların ve üretkenliğin artması ile değer yaratılması, uluslararası ticari faaliyetlerde varlık ve görünürlük kazanılması, müşteri kitlesine en uygun şekilde en doğru kanallardan ulaşılmasına yardımcı olması dijital dönüşümün başlıca faydalarını oluşturmaktadır. Artan rekabet ortamında dijital dönüşümün gerçekleştirilmesinde firmaların sahip olduğu dinamik kabiliyetlerin önemi büyüktür. Sürekli değişen bir iş ortamında rekabet avantajı elde etmek isteyen firmaların, farklı dinamik kabiliyetler oluşturmak için uygun içsel ve dışsal kaynakları seçmesi ve bu kaynaklara sahip olması sonucu dijital dönüşümü gerçekleştirmesi kolaylaşacaktır. Müşteri kitlesini daha iyi tanımak, ihtiyaçlarına yönelik doğru stratejileri belirlemek, müşterilerle firma arasındaki köprüleri güçlendirmek ve taleplerinin sesi olmak isteyen firmaların olmazsa olmazı haline gelen dijital dönüşüm, rekabet alanlarını genişletmek ve dünyanın farklı coğrafyalarında bir sese ve etkiye sahip olmak konusunda kaçınılmazdır. Bütün bu yenileşme ve dönüşümlere ayak uydurmak, her müşterinize kendini eşsiz ve ayrıcalıklı hissettirmenizi sağlayacaktır.
Mustafa Kemal Mahallesi 2132. Sokak Gökçencadde Plaza No:3 D/5 06510 Çankaya/Ankara
Telefon: +90 312 230 39 36
Telefon: +90 312 230 39 35 Email: info@prowindanismanlik.com
Mahall İş Merkezi C2 Blok No:85 Çankaya/Ankara
Telefon: +90 312 999 70 27
Fax: +90 216 629 94 06 Email: info@prowindanismanlik.com
Barbaros Mah. Kardelen Sokak Palladium Tower Kat 10 No: 2 Ataşehir/İstanbul
Telefon: +90 216 706 52 12
Fax: +90 216 629 94 06 Email: info@prowindanismanlik.com